Loading [MathJax]/jax/output/HTML-CSS/jax.js
Akademisyenler öncülüğünde matematik/fizik/bilgisayar bilimleri soru cevap platformu
3 beğenilme 0 beğenilmeme
2.1k kez görüntülendi

Soru_ 1;"Einstein'ın madde-enerji dönüşümü olan ünlü E=m.c2 formülünü matematiksel olarak nereden geldiğini gösteriniz.


Bu formül ile alakalı veya alakasız olarak .

"Enerji" tanımını basitçe yapınız ,sizin yaptığınız tanıma bağlı kalarak ;

Soru_ 2;Enerji için belirli hacim düşünülebilinir mi? Enerjinin bir hacmi var mıdır? veya olmalı mıdır?

Soru_ 3;Çok yaygın bir teori olan "Big Bang"(büyük patlama)ya göre evrenin başlangıcında çok küçük bir hacimde sıkışmış olan hacmi nasıl düşünmeliyiz?


Akademik Fizik kategorisinde (7.9k puan) tarafından 
tarafından yeniden kategorilendirildi | 2.1k kez görüntülendi

1 cevap

4 beğenilme 0 beğenilmeme
En İyi Cevap

Soru 1'e yanıt: Albert Einstein "Bir cismin eylemsizliği onun sahip olduğu enerjiye bağlı mıdır?" Annalen der Physik 323 13,639–643 (1905) adlı makalesinde enerji madde denkliğini kendi özel görecelilik kuramından -neredeyse kelimesi kelimesine- şöyle türetmiştir:

"Düzlem dalgalarından oluşan bir sistemin, (x,y,z) koordinat sistemindeki enerjisi ˜E ve dalgaların ilerleme yönüyle sistemin x ekseni arasında ϕ açısı olsun. (x,y,z) sistemine göre düzgün paralel ötelemeyle yeni bir (ξ,η,ζ)  koordinat sistemi tanımlayalım ve onun başlangıç noktası x ekseni boyunca v hızıyla hareket etsin, o zaman sözü edilen ışık miktarının (ξ,η,ζ) sisteminde ölçülen enerjisi şöyledir:

˜E=E1vccosϕ1v2c2

ki c burada ışık hızını göstermektedir. Bu sonuçtan aşağıda yararlanacağız.

Şimdi de (x,y,z) sisteminde durağan bir cisim var olsun ve (x,y,z) sistemine göre enerjisi E0 olsun. Cismin enerjisi yukarıdaki gibi v hızında ilerleyen (ξ,η,ζ) sistemine göre de H0 olsun.

Bu cisim, x ekseniyle ϕ açısını oluşturan yöne E/2 enerjisine sahip düzlem ışık dalgaları yayarken, aynı zamanda da eşit büyüklükte bir ışık süzmesini bunun tam zıt yönüne ışısın. Ama bu arada cisim (x,y,z) sistemine göre hareketsiz kalır. Bu olay için enerji prensibi geçerli olmak zorundadır hem de (görecelilik prensibine göre) her iki koordinat sistemi göre. Sırasıyla E1 ve H1'i; cismin -ışık gönderiminden sonra (x,y,z) ve de (ξ,η,ζ) sistemine göre ölçülmüş- enerjisi olarak adlandıralım. Bu halde yukarda verinlen bağıntının kullanılmasıyla şunu buluruz:

E0=E1+(E2+E2)

H0=H1+(E21vccosϕ1v2c2+E21+vccosϕ1(v2c2))=H1+E1v2c2

Bu denklemlerin farkından şunu elde ederiz:

(H0E0)(H1E1)=E(11v2c21)

Bu terimde HE şeklinde bulunan iki terimin basit fiziksel anlamları vardır. H ve E aynı cismin -iki birbirine göre hareket eden koordinat sistemlerindeki- enerji değerleridirler. Bu arada bu iki sistemden birisinde ((x,y,z) sistemi) cisim durağandır. Yani HE farkı cismin başka bir sisteme göre ((ξ,η,ζ) sistemi) kinetik enerjisinden en fazla bir -isteğe göre seçilen H ve E enerjilerinin sabitine bağlı olan- C sabitinin eklenmesi ölçüsünde farklı olabilir. Bu demektir ki

H0E0=K0+C

H1E1=K1+C

çünkü C ışıma sırasında değer değiştirmez. Yani

K0K1=E(11v2c21)

Cismin kinetik enerjisi (ξ,η,ζ)'ye göre ışımadan dolayı azalır ve hem de cismin özelliklerine bağlı olmayan bir miktarda azalır. K0K1 farkı ayrıca hıza ve elektronun kinetik enerjisine bağlıdır. Dördüncü ve daha yüksek derecelernden büyüklükleri gözardı edersek, şu eşitliği yazabiliriz:

K0K1=Ec2v22.

Bu denklemden şu çıkmaktadır: Eğer bir cisim E enerjisini ışıma şeklide yayıyorsa, kendi kütlesi E/c2 kadar azalır. Burada cismin kaybettiği enerjinin ışıma enerjisine dönüşmesi önemli olmadığından, şöyle genelleme yapabiliriz:

Bir cismin kütlesi onun sahip olduğu enerji için bir ölçüsüdür. Enerjisi E kadar değişiyorsa, kütlesi de aynı anlamda -enerji Erg ve kütle gr. olarak ölçüldüğü takdirde- E/91020 kadar değişir.

Sahip olduğu enerji miktarları büyük ölçüde değişen cisimlerde (örn. Radyum tuzlarında) bu kuram sınanabilinicektir. Eğer bu kuram gerçeği yansıtıyor ise, bu ışımanın; ışıyan ve soğuran cisimler arasında eylemsizlik aktarımı yaptığı anlamına gelir."

Enerjinin tanımı; kaynağı zaman ötelemelerinde simetri olan hareket sabitidir.

Herşeyin yukardakinden daha matematiksel kavranabilmesi için Lorentz dönüşümlerinin incelenmesi gerekiyor.


Soru 2'e yanıt: Enerji incelediğimiz sistemle ilişkilendirdiğimiz bir sayısal  büyüklük: bir tenis topunun bir anda 1J, parçacık hızlandırıcısındaki bir elektronun mesela 50GeV enerjisi var denilebilir vs. Bir sistemin belli bir hacimsel kesitine enerji atamak istiyorsak enerji yoğunluğunu [J/m3] kullanıyoruz.

Soru 3'e yanıt: Açıkçası ben bilmiyorum.  Büyük Patlama'dan (kuramına göre) 1044s sonrasına kadar bilim topluğunun neredeyse hiç bilgisinin olmadığını -kuramsal olarak sicim teorisiyle çalışılıyor- Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'ndan (LHC) yeni parçacık keşfedilmesinin umulduğunu sanıyorum. Bu aralıkta evrendeki enerji >1019GeV ve evrenin boyutu çok küçük (Planck ölçeği akla gelen bir kavram, ...evren sonradan hızlıca genişlemeye başlıyor) haliyle ortada bugün ölçülebilenden başka bir fizik var.

(1.2k puan) tarafından 
tarafından düzenlendi

Sizin gibi diğer hocalarımız gibi donanımlı,değerli ve iyi insanlarla soru-cevap ortamında bulunmak ve onların bilgilerinden feyz almak çok mükemmel bir his.Çok teşekkür ederim.

hocam buna ek olarak Alan kavramını matematıksel veya fızıksel nasıl açıklarız? http://matkafasi.com/66055/alan-ne-demektir-ispatlayiniz

Türkçede alan diyince iki farklı kavram kastedilebilir. Birincisi (ingl. area) için Vikipedi'deki tanımın yeterli olduğunu düşünüyorum: "Alan ya da yüzölçümü bir yüzeyin uzayda kapladığı iki boyutlu yer miktarını ölçen bir büyüklüktür." İkincisini şu cevapta yazdım ama daha özele indirgenmiş (Rn'nin açık altçokkatlısı sürümü) olanını da buraya ekleyeyim:

Tanım(vektör alanı, ing. vector field): nN üzere Ç Rn'nin bir açık altçokkatlısı olsun. O zaman bir (vektör) alan(ı) X:ÇRn göndermesi olarak tanımlanır.

Not: Fiziksel anlamını için kavramamız için AR; γ:ARn, Ç'deki bir eğri olsun. Her t0A noktası için ddtγ(t)|t0Rn hız vektörünü ya da Ç'deki γ(t0)Ç noktasındaki teğet vektörünü tanımlar. R'deki tüm vektörler böylece teğet vektörleri olarak görülebilirler, yani Rn'yi  γ(t0) ile eşleşen teğet uzayı olarak görebiliriz(tanımı için yine cevaba bakılabilir). O zaman bir (vektör)  alanı (vektörü parantez arasına koymak kısaltma olsun diye, R'nin elemanları sayısal olsa bile R vektör uzayı olduğu için matematiksel anlamda vektörlerdir. n=1 için bile doğru) her aÇ noktasına bir X(a)Rn teğet vektörü atar.

teşekkürler hocam

20,332 soru
21,889 cevap
73,623 yorum
3,037,289 kullanıcı